Exploring Turkish Landscapes: Crossing Inner Boundaries available in Turkish (Türkçe aşağı)
Back in 2013 I started a blog to share my experiences of the everyday extraordinary of life in modern Istanbul, but my passion for Turkey started long before that. I first set foot on Turkish soil in 1990 and since then have travelled all over the country and met hundreds of people. I’ve exchanged passing comments with random strangers on buses, discussed changes to our neighbourhood/news/food in detail with owners of the shops I frequent, taught university students and descendants of the Ottoman elite, befriended dancers, doctors and bankers, conversed with taxi drivers, bakers, hotel owners, holidaying public servants, dentists and well, people from all walks of life.
I also used what I’ve heard and learned in my four books, Inside Out In Istanbul: Making Sense of the City, Istanbul Dreams: Waiting for the Tulips to Bloom, Exploring Turkish Landscapes: Crossing Inner Boundaries and Longing for Istanbul: The Words I Haven’t Said Yet. My aim in writing all of them was to share the real Turkey I’ve grown to love, rather than the Instagram picture perfect postcard version.
The majority of my readers come from the UK, US, Europe, Australia and New Zealand, with a fair few from South East Asia too, who’ve already visited Turkey as a tourist or want to come after watching one of the country’s many mini-series now taking the world by storm. Then there’s the expat Turks. The people who send me messages and emails telling me how my words both comfort them and make them long for home. Like me they’re yabanci, foreigners, both in their adopted country but also when they’re in Turkey. Here they are both yerli (local) and not, because over the years they’ve changed and adapted their way of living to suit their new place of residence.
Hearing from them made me think other Turks could be interested in my words too, so I’m pleased to announce the Turkish version of my book Exploring Turkish Landscapes: Crossing Inner Boundaries, translated by Merve Pehlivan, is now available to purchase.
Buy yourself a copy or as a gift, promote it on your social media platforms, in your media outlet, share the links and recommend it to any of your Turkish friends you think might enjoy it. Any support you can give is much appreciated.
The paperback versions in both language s are available direct from me in Istanbul, on the shelves at Minoa, Mephisto and Homer bookshops also in Istanbul and K’ai & Vrosi in Suadiye on the Asian side of town. If you’re not in Turkey you can buy the paperback version online from Amazon and as an ebook version from Kobo.
Türkiye’yi Keşfederek Sınırlarımı Aşarken – Exploring Turkish Landscapes in Turkish
2013’te modern İstanbul’da hayatın olağandışı olağandışı deneyimlerini paylaşmak için bir blog açtım ama Türkiye’ye olan tutkum bundan çok önce başladı. Türkiye topraklarına ilk kez 1990 yılında ayak bastım ve o zamandan beri ülkenin dört bir yanını gezdim ve yüzlerce insanla tanıştım. Otobüslerde rastgele yabancılarla karşılıklı görüş alışverişinde bulundum, sık sık gittiğim dükkanların sahipleri ile mahallemizdeki/haberler/yemeklerdeki değişiklikleri ayrıntılı olarak tartıştım, üniversite öğrencilerine ve Osmanlı seçkinlerinin soyundan gelenlere ders verdim, dansçılarla, doktorlarla ve bankacılarla arkadaş oldum, sohbet ettim. taksi şoförleri, fırıncılar, otel sahipleri, tatilci memurlar, diş hekimleri ve her kesimden insanla.
Ayrıca, Inside Out In Istanbul: Making Sense of the City, Istanbul Dreams: Waiting for the Tulips to Bloom, Exploring Turkish Landscapes: Crossing Inner Boundaries ve Longing for Istanbul: The Words I Haven’t Said Yet adlı dört kitabımda da duyduklarımı ve öğrendiklerimi kullandım. Hepsini yazma amacım, büyüdüğüm gerçek Türkiye’yi paylaşmaktı. Instagram resmi mükemmel kartpostal versiyonu.
Okurlarımın çoğu Birleşik Krallık, ABD, Avrupa, Avustralya ve Yeni Zelanda’dan, çok azı da Güney Doğu Asya’dan Türkiye’yi turist olarak ziyaret etmiş veya ülkenin birçok diziler birini izledikten sonra gelmek isteyenlerden oluşuyor. Bunlari şimdi dünyayı kasıp kavuruyor. Sonra gurbetçi Türkler var. Bana sözlerimin onları nasıl rahatlattığını ve eve özlem duymalarını sağlayan mesajlar ve e-postalar gönderen insanlar. Benim gibi yabancılar, hem evlat edindikleri ülkede hem de Türkiye’deyken. Burada hem yerli hem de değiller, çünkü yıllar içinde yaşam tarzlarını yeni ikamet yerlerine uyacak şekilde değiştirdiler ve uyarladılar.
Onlardan haber almak bana diğer Türklerin de sözlerime ilgi duyabileceğini düşündürdü, bu yüzden Merve Pehlivan tarafından tercüme edilen Türkiye’i Keşfederek Sınırlarımı Aşarken kitabımın Türkçe versiyonunun satın alınabileceğini duyurmaktan mutluluk duyuyorum.
Kendinize bir kopyası veya hediye olarak satın alın, sosyal medya platformlarınızda, medya organınızda tanıtın, bağlantıları paylaşın ve beğeneceğini düşündüğünüz arkadaşlarınıza tavsiye edin. Verebileceğiniz her türlü destek çok takdir edilmektedir.
Her iki dilde de karton kapaklı versiyonları İstanbul’da doğrudan benden temin edilebilir; ayrıca İstanbul’daki Minoa, Mephisto ve Homer kitapçılarında ve şehrin Asya yakasındaki Suadiye’deki K’ai & Vrosi kitapçılarında raflarda mevcuttur. Türkiye’de değilseniz ciltsiz versiyonunu Amazon‘dan online, e-kitap versiyonunu ise Kobo‘dan satın alabilirsiniz.